Hera
Merhaba, günün konusu Yunan Tanrıçalarının Kraliçesi Hera… Zeus Yunan mitolojisinde bir çok kadın ile birlikte olmuştur. Neredeyse bu konuda durdurulamayan Zeus’un tek ve sürekli eşi olarak bilinir Hera.
Ancak şöyle bir durum var, Zeus’un sadece karısı değil aynı zamanda kız kardeşidir. Öyle üvey falan değil, baya ikisinin de babası Kronos annesi Rhea’dır. Bu özelliğiyle diğer tüm Olympos’lu tanrıların da kız kardeşi oluyor. Zeus, babası Kronos ile savaşıp onu yendikten ve kardeşlerini Kronos’dan kurtarıp egemenliğini ilan eder ve Hera’yı da kendisine eş olarak seçer.
Zeus ile Hera ilişkisi
Zeus ile kraliçe hakkında bir efsane var. Bu efsaneye göre Zeus küçük bir kuş formuna(görünümüne) girer ve bir kış günü soğuktan titreyerek Hera’nın yanına gelir. Hera kuşa acır ve onu koynuna alır.
Hera’nın şefkatli hareketiyle birlikte Zeus gerçek yüzünü gösterir ve kuş formundan çıkarak kız kardeşi Hera’ya sahip olmaya çalışır. Kraliçe güçlü bir tanrıdır ve Zeus’a direnir. Ancak onu durduramayacağını anlayınca bir şartla bu ilişkiyi kabul eder, evlilik…
Evlilikleri
Ancak evlilikten önce bir araya gelirler ve daha sonra evlenirler. Zeus ve Hera iki tanrısal figürdür ve evlilikleri Kutsal Düğün olarak bilinir. Kutsal Düğün; Yunan efsanelerinde en çok yer alan motiflerden biridir ve kült bir sahnedir.
Baştanrıça Homeros destanlarında ‘ak kollu’ veya ‘inek gözlü’ olarak tanımlanmıştır. Roma’da ise insanlar onu Juno olarak adlandırmıştır. Hera evlilikten sonra Olympos tanrılarının kraliçesi olarak kabul edilir.
Yunan inançlarına göre Kraliçe doğum yapan ve hamile kadınların yanında olup onlara güç verir. Aynı zamanda kutsal bir evlilikle sembolize edilen bir tanrıça olduğu için insanların evliliğini koruyucu bir özelliği vardır.
Hera’nın evliliği ‘Batı Kızları’ olarak da bilinen Hesperidlerin bahçesinde gerçekleşmiştir. Bu düğünde Toprak Ana olarak bilinen Gaia, Batı Kızları’nın bahçesinden yetişen altın elmaları Hera’ya armağan etmiştir. Hera ise bu elmaları tekrar Batı Kızları’nın bahçesine kendi elleriyle ekmiştir.
Güçlü ve Zorlu Bir Tanrısal Figür
Hera oldukça ilginç bir tanrıçadır. Bunun sebebi ise kesinlikle korkutucu denebilecek kadar güçlü karakteridir…
Hera farklı farklı kadınların tüm kötü özelliklerinin bir araya gelmiş haline benzer. Aslında dikkatli bakıldığında Zeus’da farklı erkeklerin kötü özelliklerinin bir araya gelmiş halidir.
Kraliçe inatçı, kavgacı, aşırı kıskanç ve hırçın bir kişiliğe sahiptir. Hera’nın hikayelerinin hemen hepsinde hırslı, kindar ve geçimsiz huyları ön plana çıkar. Sevimsiz bir tanrıça olduğu bir gerçektir. Tüm Kadınların genel kusurları Hera’ya yüklenmiş gibidir.
Hera’nın efsanelerini okuduğunuzda; gizli kapalı işler çevirdiğini, sürekli dırdır yaptığını, kıskanç olduğunu ve mantıksız nefretlerini görürüz. Bazen nefreti o kadar büyüktür ki yok edici silahlarını ve gücünü sonuna kadar kullanmaktan asla çekinmez.
Birine çok sebepsiz bir nefret besleyebilir. Zengindir ve zenginliğinin getirdiği gücün farkındadır. Bu zenginlik onda çok güçlü bir bencillik yaratır. Kraliçe tüm özellikleriyle dönemin burjuvasını, zengin kadınlarını temsil eder.
Kocasıyla birlikte her türlü kişilik bozukluğunun tanrılaşmış halleri gibidirler. O zamanlarda yaşayan insanlar dünyadaki acımasızlığın ve sert koşulların ancak bu kişilikte, dengesiz tanrılar tarafından oluşabileceğini düşünmüş olmalılar.
Entrikaları
Şimdi size bu konuda bir örnek vereyim. Hepimiz meşhur Truva Savaşını biliyoruz. Bilen bilir bir de Yunan Mitolojisinde güzellik yarışması diye bir mit var. Yakışıklı Prens Paris elindeki elmayı hangi tanrıçaya verirse en güzel o seçilecektir bu yarışta… Paris gidip elmayı Afrodit’e verir.
Hayatının hatasını da işte o an yapmış olur. Hera, Troyalılara kin gütmeye ve nefret beslemeye başlar o Afrodit en güzel seçilince. Afrodit ise Paris’e bir şey vaat ediyor. Bu vaat dünyanın en güzel kadınının aşkı… Paris ve Helen birbirlerine aşık oluyor. Ancak Kraliçe bütün kini ile sinsice bekliyor.
Daha sonra başlayan Truva Savaşında, savaşı kontrol eden Zeus’u uyutarak olayları karıştırıyor ve Truvalıların yenilmesine, Hektor’un da ölmesine sebep oluyor. Zeus ise kendini uyutan Hera’ya çok sinirlenir ve şöyle söyler ; ‘ Amma düzen kurdun, yola gelmez Hera, savaş dışı ettin, öldürttün tanrısal Hektor’u , uğrattın orduyu bozguna.
Bu kötülüğünün meyvesini sana toplatacağım. Önce seni güzel bir pataklayayım da gör . Unuttun mu seni gökyüzüne astığım günü, bir örs bağlamıştım iki ayağına, çözülmez bir altın zincir bağlamıştım ellerine, asılı kalmıştın havada, bulutların arasında…’
Zeus’un ağzından yazılmış metinler hem Hera’yı hemde aralarındaki ilişkiyi tanımamızı ve anlamamızı daha da kolaylaştırır.
Zeus karısı için şöyle diyor ; ‘ Çok değil Hera’ya nefretim, öfkem ! Her işime engel olmaktır onun huyu.’
Evet işte böyle tuhaf bir ilişkileri var. Biri sürekli entrikalar çevirip bencil hırslar peşinde koşarken, diğeri sürekli kadın, şiddet ve ego peşinde koşuyor.
Efsaneleri
Hera’nın kendi başına hiç efsanesi yoktur. Ama diğer Tanrıların efsanelerinde çok güçlü bir roller oynar. Özellikle Zeus’un çapkınlıklarına engel olmaya çalışırken ortalığı birbirine katar. Hele bir de engel olamazsa… Zeus amacına ulaşıp çocuk yaparsa… Zeus’un başka kadınlardan olma çocuklarına hayatı zindan eder. Ölene kadar peşini bırakmaz ve her türlü entrikayı çevirir arkasından.
Buna en güzel örnek belki de Alkmene’nin Zeus’dan doğurduğu Herakles’e yaptıklarıdır. Muhteşem güce ve cesarete sahip olan Herakles’in kendi kapasitesini aşmasını ve büyük bir kahraman olmasını sağlar istemeden.
Tabi eziyeti çeken sadece çocuklar değil. Zeus’un kendisini aldattığı kadınlara da yapmadığını bırakmaz. Maia, Callisto, İo, Semele, Lamia Hera’nın kıskançlığına ve hışmına uğrarlar.
Özellikleri ve Sembolizmi
Hera’nın en iyi ve hatta belki duygusal olarak tanımlanabilecek özelliği ise kocası her zaman onu aldatırken ve o Afrodit’den sonra en güzel Tanrıça olduğunu bilirken hiçbir zaman kocasını aldatmaz.
Mevsimlerden ise baharla ilişkilendirilir Hera. Aynı zamanda Tavus Kuşu, zambak, inek, nar ve akrep ile sembolize edilir. Dolgun vücutlu genç bir kadın olarak tasvir edilir.
Ayrıca tasvirlerde ağırbaşlı bir duruşu vardır, bakışları ciddi ve düşüncelidir. Genellikle guguk kuşu başlı bir asası vardır ve bu Zeus ile evliliğini sembolize eder.